Atalay suçluyu buldu! ‘Sinop saldırıları sosyal medyanın işi’
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Sinop’ta BDP’li vekillere yapılan saldırıların sosyal medya üzerinden organize edildiğini söyledi.
NTV canlı yayınında Diyarbakır temsilcisi Nizamettin Kaplan’ın sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Samsun ve Sinop’ta BDP’lilere yönelik saldırıları, İmralı ile görüşmeleri ve anayasa çalışmalarını değerlendirdi.
Atalay’ın en çarpıcı açıklamalarından biri Samsun ve Sinop’ta BDP’li milletvekillerine yönelik saldırılarla ilgiliydi.
Atalay konuyla ilgili şunları söyledi:
“Güvenlik birimlerinden edindiğimiz bilgilere göre, orada özellikle gençler arasında sosyal medyada haberleşme olmuş bu konuyla ilgili. Bir hazırlık olmuş. Sinop’ta veya Karadeniz’de vatandaşların, kendi tabii ortamlarında gösterdikleri tepkiden ziyade, sosyal medya ortamında bir hazırlık söz konusu.
Şu anda bu iddialar takip ediliyor. Ülkemizde Karadeniz veya diğer bölgelerde vatandaşlarımız bu tür şeylere yatkın değil. Özellikle bizim gördüğümüz, Türkiye’nin her yerinde güçlü bir destek var sürece. Halkımız kanın durmasını ve barış içinde yaşamayı diliyor. Ama statükodan nemalananlar bunun değişmesini istemezler.
İçeride de dışarıda da bu çözümü istemeyen unsurlar vardır. Provokatif şeyler olabilir, o konularda da duyarlı olmak gerekir. Bu Sinop’taki olayı biz parti ve hükümet olarak onaylamıyoruz. Seçilmiş milletvekilleri istedikleri her yerde toplantılarını yapabilirler. Bu şekilde engellemeleri onaylamamız söz konusu değil. Bu süreç yürürken gerçekleşen olumsuzlukları süreçle irtibatlıyorum ve provokatif eylemler olarak görüyorum.”
İMRALI SÜRECİ
İmralı ile yürütülen görüşmelerle ilgili ise şunları söyledi: “Biz bu süreçte en az konuşan kesimiz. Bizler yürüyen sürecin ayrıntıları ile ilgili pek konuşmuyoruz. Sadece kararlılığımızı ifade ediyoruz.
Bu gidişler gelişler ve görüşmeler önemli, biz bu kanlları açtık. Bir yandan da şunu gözönünde tutmak lazım, henüz işin başındayız. Fazla konuşulduğunda yanlış değerlendirmeler yapılabiliniyor.”
“BDP’NİN TAVRI OLUMLU”
Atalay, Cumartesi günü İmralı’ya gidecek BDP’li heyet hakkında ise şöyle konuştu: “Bu süreçte BDP’nin tavrını da olumlu buluyorum. Terörün şiddetin varacağı bir yer yok. Herkes siyaset kanalıyla istediklerini dile getirsin. Dolayısıyla BDP’nin Meclis’teki varlığını ve süreçte rol almasını önemsiyoruz. BDP’nin burada devrede olması siyasetin bu konuları sahiplenmesi açısından önemli olacaktır.
Şu anda güçlü bir rüzgar var, atmosfer var. Ülkemizin tüm kesimlerinden güçlü bir destek var sürece. Dolayısıyla kolay kolay bu rüzgara karşı gelinemez. BDP’de olumlu bir rol sergiliyor, biz de bundan memnunuz. Biz hükümet olarak, işin sorumluluğunu taşıyoruz.”
CHP’YE ANAYASA ELEŞTİRİSİ
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Atalay, CHP’nin aldığı tavrı eleştirdi. Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan bir sonuç çıkmaması durumunda alternatif yolları deneyeceklerini kaydeden Atalay sözlerini şöle sürdürdü:
“Bugün Diyarbakır’da STK’larla yaptığımız görüşmelerde yeni anayasa beklentisi ağırlıktaydı. Yeni anayasa beklentisi çok iyi bir şey. Toplumun yeni anayasayı önemsemesini çok değerli görüyorum. Bu siyasetin üzerinde bir baskı da oluşturur. Seçimler öncesinde tüm partilerin vaadi yeni anayasaydı. Uzlaşma komisyonu kuruldu ama verilen sürede bitirilemedi. 4 yıllık sürenin 2 yılı bitti. Önümüzdeki dönemde seçimler var. 2013 yılı yeni anayasa için iyi bir fırsat.
Ama süreç hızlı yürümüyor. 120 maddelik anayasa metninde, şu ana kadar üzerinde uzlaşma sağlanan madde sayısı 40’ın üzerine çıkmadı. Biz AK Parti olarak çalışmaların hızlı yürümesini istiyoruz, bu konuda her tavizi verdik, anlayışı gösterdik. Önemli olan anayasanın bir konsensüs olmasıdır.
Ama burada başta CHP olmak üzere çok verimli bir çalışma üretmiyorlar. Benim algıladığıma göre değişimden yana gibi de durmuyorlar. Biz ne kadar yeni anayasa yapalım Türkiye ileri demokrasiye kavuşsun istiyorsak; özellikle CHP statükoyu koruma yanlısı tutumlar içerisinde.
Anayasa konusunda komisyondan istenilen çıkmazsa alternatif yöntemler arayacağız. Partilerden biri ile mümkün ise ikisiyle işbirliği yaparak en azından referanduma götürme sayısını yakalamaya çalışacağız. Bu konuda elimizden geleni yapacağız.”