“Alevi olmak suç mu?”

Adana’da Yüreğir Ticaret Borsası İlkokulu Müdürü Işık Kayaselçuk, görevini yaptığı sırada karşılaştığı sorunların ve baskıların nedenini sorduğu Yüreğir İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemal Akdemir’den “Sen Alevisin” yanıtını aldığını öne sürerek Akdemir’i Yüreğir Kaymakamlığına şikayet etti.

-İYAD Adana / Vural Köse-
Yüreğir Kaymakamlığı makamına verdiği şikayet dilekçesinde “Bu cümle, imzasız mektuplara dayalı taraflı soruşturmaları, okulumun sınav merkezi olmaktan çıkarılmasını, okulumun hakkı olan olanaklardan yararlandırılmamasının altında yatan ötekileştirme yaklaşımını gözler önüne sermektedir” diyen Kayaselçuk, ötekileştiren sözleri nedeniyle Akdemir hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını ve mağduriyetinin giderilmesini istedi. Kayaselçuk, devlet memuru olması nedeniyle konuşamayacağını belirtirken, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Akdemir ise iddiaları yalanladı. Akdemir, sözkonusu  diyalogda rencide edecek bir söz kullanmadığını ifade edip, Kayaselçuk’un konuyu farklı mecralara çektiğini öne sürdü. Ayrımcılık içeren her türlü söze, girişime karşı olduklarının altını çizerek durumu kınadıklarını belirten Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Aleviliğin bir suç ya da utanç olmadığının altını çizerek, Kayaselçuk’a yönelik olumsuz yaklaşımlarla okulunun, öğrencilerinin ve velilerinin cezalandırıldığını savundu.

ALEVİ OLDUĞU İÇİN MAĞDUR EDİLDİ

İddiaya göre Yüreğir Ticaret Borsası Müdürü Işık Kayaselçuk, 2006 yılından bu yana görevi sırasında birçok sorunla karşılaştı. Kayaselçuk, bu sürede müdürü olduğu okuldaki sınav görevlileri alındığı gibi kendisi de görevinden alındı ancak, yargı yoluyla görevine iade edildi. Kayaselçuk, geçtiğimiz yılın Kasım ayında ise 4+4+4’ün uygulanmaya başlanmasıyla birlikte okulundaki anaokulu kapatılınca anasınıfının malzemelerinin bir köy okuluna verilmesini sağlamak için Okul Müdür Yardımcısı İsmail Hakkı Eroğlu’yla birlikte Yüreğir İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemal Akdemir’i ziyaret etti. Akdemir’in odasında gerçekleştirilen sohbet sırasında Işık Kayaselçuk, görevini sürdürürken yaşadığı sorunları, baskıları dile getirerek Akdemir’e “Hocam neden bu kadar çok benimle uğraşıyorsunuz. Bir köy bulun da beni sürün rahatlayın. Niye böyle yapıyorsunuz?” dedi.

Şube Müdürü Akdemir ise Kayaselçuk’a “İşte siz Alevisiniz ya ama Aleviler de iyi insanlar. Ben Alevi köyünde çalıştım. Rahat insanlardır. Gelip yanınıza da otururlar” şeklinde başlayan bir yanıt verdi.

KAYMAKAMLIĞA ŞİKAYET ETTİ

Kayaselçuk, yaşanan bu diyalogun ardından 11 Şubat 2013 tarihinde Yüreğir Kaymakamlığı’na bir şikayet dilekçesi vererek, ayrımcılık içeren, ötekileştiren ifadeler kullandığını öne sürdüğü Şube Müdürü Akdemir hakkında gerekli yasal ve idari işlemlerin yapılmasını, kendisinin de mağduriyetinin giderilmesini istedi.

PSİKOLOJİSİ BOZULDU

Şikayet dilekçesinde Yüreğir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin bir süredir şahsına yönelik olumsuz davranış ve söylemler ortaya koymaya başladığını ve son dönemde bu durumun sistematik hale geldiğini savunan Kayaselçuk, yaşadıklarının artık dayanılmaz bir hal aldığını ve mağdur edilmesinin temel gerekçesinin “Alevi” kimliği olduğu yönündeki kuşkusunun ortadan kalkması nedeniyle, sorunu önce mülki amirlik olarak Yüreğir Kaymakamlığı’na taşımaya karar verdiğini kaydetti.

‘AYRIMCILIK SÖZCÜKLERİ HERŞEYİ ANLAMLANDIRDI’

Kayaselçuk dilekçesinin devamında kasım ayında Yüreğir İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemal Akdemir’in şikayete konu olan diyalogu da aktararak, “Bir amir kamu göreviyle hiçbir ilgisi olmayan inanç aidiyeti nedeniyle astını ötekileştirdiği anda cümlelerinin devamının hiçbir anlamı kalmamaktadır. Bu ayrımcılık içeren giriş cümlesi, anlamsız gibi görünen her şeyi anlamlı kılmaktadır. Bu cümle, imzasız mektuplara dayalı taraflı soruşturmaları, okulumun sınav merkezi olmaktan çıkarılmasını, okulumun hakkı olan olanaklardan yararlandırılmamasının altında yatan ötekileştirme yaklaşımını gözler önüne sermektedir” dedi.

‘BASKILAR DAYANILMAZ HALE GELDİ’

Türkiye Cumhuriyeti’nin insanlara inançları, ırkları, kökenleri, cinsiyetleri nedeniyle değil, insan oldukları için değer verme üzerine inşa edildiğine dikkati çeken Kayaselçuk, dilekçesinin devamında “İnanç ayrımcılığı, toplumsal huzuru ve güveni ortadan kaldırma potansiyeli taşıyan en tehlikeli olgudur. Halkımız bu çarpık bakış açısının faturasını ağır biçimde ödemiştir. Mülki amirliğinize konuyla ilgili kamu düzeninin sarsılmasını engellemeye yönelik anayasal hükümleri, ceza normlarını anımsatacak değilim. Baskıların dayanılmaz bir hal alması nedeniyle tanzim ettiğim işbu dilekçem sonrasında muhataplarımın, amirim konumunda olmaları nedeniyle kamu gücünü şahsıma zarar vermek amacıyla kullanma olasılıklarını göze aldığımı bilmenizi isterim. Mülki amirliğinizin mağduriyetimi gidererek, ilgililer hakkında yürürlükteki mevzuata uygun tedbirleri almasını umut ediyorum. Gereğinin ifasını arz ve talep ederim” ifadelerine yer verdi.

‘HİÇBİR ZAMAN AYRIM YAPMADIM’

Telefonla ulaştığımız Işık Kayaselçuk, devlet memuru olması dolayısıyla konuyla ilgili olarak hiçbir şey söyleyemeyeceğini belirtirken, iddiaların odağındaki İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemal Akdemir ise iddiaları yalanladı. Akdemir, “Kendisi öyle yorumlayabilir ama kesinlikle ben Yaradan’dan dolayı hiçbir insanın ayırmadım, ayırmam da. Ben herhangi bir amaç için söylemedim fakat o ayrı bir mecraya çekiyor. İki sene Alevilerin içerisinde görev yaptım. O Alevilerin yapmış olduğunu bana babam yapmadı. Ben hiçbir zaman insanlar arasında bir ayrım yapmadım yapmam da. ‘Alevi misin’ diye bir kelime kullanmışım.  Rencide edecek ne kullanmışım ki ben?” dedi.

‘YALAN SÖYLÜYOR’

Sözkonusu diyalogun nasıl geliştiğini sorduğumuz Kayaselçuk, şöyle konuştu: “Bana bir şeyler söyledi. Yok işte yardım yapmıyorsunuz filan. ‘Biz mi hocam? Ben ne bileyim’ dedim. ‘Ya işte şöyledir böyledir’ dedi. Ben söylediğimi de hatırlamıyorum. Yalan söylüyor.  Söylediğimi de hatırlamıyorum ben. Ben niye insanlar arasında ayrım yapayım? Benim bir sürü Alevi kardeşlerim, dostlarım, Ayrıca görüştüğüm insanlar var. Örnek de verebilirim. Onlar da Alevi. Ben ayrım yapsam onlarla konuşur muyum?”

Akdemir, kendisine yönelik baskı yapıldığını, sorunlar yaşadığı yönündeki iddialara ise “Başkası tarafından yapılan şeyler beni ilgilendirmez o” yanıtını verdi.

‘HAYIRLISI OLSUN’

Şikayet dilekçesinden haberdar olmadığını kaydeden Akdemir, “Hayırlısı olsun. Kendisi istediği yere kadar gitsin. Ben herhangi bir amaç için söylememişim. Birisi gelsin bugüne kadar birisi gelsin desin ki ‘Ayrımcılık yapmıştır’, ben cezama razıyım. Hiç kimseye ayrım yapmam. Ayrım yapmaya da hakkım yoktur. Kendisinden ben övgüyle bahsetmişim. İyi insan olduğunu, iyi yönlerinin çok kuvvetli olduğunu söylemişim. Çalışkan olduğunu demişim. Ben onu niye rencide edeyim. Ben kesinlikle… Benim 39-40 yıllık hizmetim vardır. Birisi gelsin de benim için birini rencide ettiğimiz söylesin” diye konuştu.

‘FARKLI MECRALARA ÇEKİYOR’ İDDİASI

Kayaselçuk’un konuyu farklı mecralara çektiğini de iddia eden Akdemir, Kayaselçuk’un amacının farklı olduğunu belirterek, “Kendi kafasındakileri, nasıl bir senaryo çizdiğini bilemem ama bunda ne var ki yani? Sen bana kendi aramızda konuştuğumuz zaman, böyle bir kelime kullandığın zaman yani insanı rencide mi ediyorsun, insanı mı incitiyorsun. Kendisi yüzüme söylesin ‘Ben incindim’ diye. Hayır. Kesinlikle ‘Sen çok iyi insansın. Art niyetli değilsin’ diye benden bahsediyor ama gitmiş beni şikayet etmiş. Derler ya ‘Adam pireye kızmış gitmiş yorganı yakmış’. Bu da böyle”

‘BÖYLE BİR ŞEY SÖYLEMEDİM’

Şikayet dilekçesiyle ilgili kendisine herhangi bir yansımanın olmadığını dile getiren Akdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hayırlısı olsun derim ben. Böyle bir şeyin yayınlanması insanı, bizleri rencide eder. Kendisine söyledim. Çağırdım, karşıma aldım konuştum. ‘Ben böyle bir şey demedim, hatırlamıyorum. Nasıl demişsem bilmiyorum, demedim’ dedim. ‘Hayır’ dedi. ‘Niye diyeyim’ dedim. ‘Milli Eğitim şöyle, Milli Eğitim’ böyle diyerek kötülemeye başladı. ‘Ben anlamam, benden bir kötülük gördüysen ‘Kötülük gördüm’ diye söyle’ dedim. Yani ‘Böyle bir kelime ben söylemedim. Ben bunu söylemem’ dedim ama kendisi böyle bir şey yorumluyor. Bilmiyorum.’

OKULU, ÖĞRENCİLERİ VE VELİLER CEZALANDIRILIYOR

Kayaselçuk’un üyesi olduğu Eğitim İş Sendikası’nın Adana Şube Başkanı İsa Kayadan ise iddiaları vahim olarak değerlendirdi. Eğitim İş olarak her türlü ayrımcılığa karşı olduklarını dile getiren Kayadan, Kayaselçuk’un konuyu sözlü olarak ilçe ve il milli eğitim müdürlüğü ile kaymakamlığa taşıdığını ancak bir sonuç alamayınca şikayet etmek durumunda kaldığını bildirdi. Kayaselçuk’un görev süresi boyunca birçok sorunla karşı karşıya kaldığını ifade eden Kayadan, iddialara konu olan sözlerin insanın kişiliğine, kimliğine, inançlarına yapılan ötekileştirme ifadesi olduğunu savunarak, Kayaselçuk’un şahsına yönelik baskı ve ayrımcılık uygulamaları nedeniyle okulundaki öğrencilerin ve velilerin cezalandırıldığını söyledi.

ALEVİ OLMAK SUÇ YA DA UTANÇ DEĞİLDİR

Kayadan, “Yasal yollardan hakkını arayan öğretmenimizin yanındayız. Alevi olmak bir suç ya da utanç değildir. Biz de Eğitim İş olarak Işık Kayaselçuk’un bu mücadelesinde sonuna kadar destekçisi olacak ve gerçeklerin gün yüzüne çıkması için yardımcı olacağız” dedi.