Kılıçdaroğlu: Senin sicilin bozuk!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında, “Recep Tayyip Erdoğan biz sana güvenmiyoruz çünkü biz yalancılara güvenmeyiz. Senin sicilin bozuk. ‘Görüşüyorsun’ dedik, kalktın bizi şerefsizlikle suçladın” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarın yanlış uygulamalarla köylüyü mağdur ettiğini ileri sürerek, ”Mustafa Kemal Atatürk, ‘Köylü milletin efendisidir’ demiş. Allah aşkına 10 yıldaki hale bakın, köylü milletin efendisi olacak halde mi- Ellerine kelepçe vuruyorsunuz, yerde süründürüyorsunuz, biber gazı, copla müdahale ediyorsunuz. Neden- Toprağını savundu diye. Toprağını savunmak vatanını savunmaktır” dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Grup toplantısına, 2-B olarak adlandırılan orman vasfını kaybetmiş arazilerin satışında mağdur olduklarını belirten Antalya’dan gelen kadınlar ile çeşitli illerden kadın muhtarlarda da katıldı. Konuk kadınlar Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını milletvekillerinin koltuklarına oturarak dinlediler.
Gürses’in yakınlarına başsağlığı diledi
Kılıçdaroğlu konuşmasında vefat eden sanatçı Müslüm Gürses’e rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi.
Gürses’i ilk kez 1970’li yıllarda Adana’da şehiriçi hatlarda çalışan bir yolcu minibüsündeki teypten dinlediğini anlatan Kılıçdaroğlu, onun halktan ve mazlumdan yana değerli bir sanatçı olduğunu vurguladı. Gürses’in yaşamında büyük sıkıntılar yaşadığını da belirten Kılıçdaroğlu, onun gibi değerlerin mutlaka desteklenmesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ”Diliyoruz, sanatçılar kendi dünyalarında özgürce, müziklerini yaparlar, yazılarını, romanlarını yazarlar ve yollarına devam ederler” ifadesini kullandı.
3 milyon hektar arazinin de tarım dışı kaldı
Kılıçdaroğlu, konuşmasında toprağın ve tarımın önemine dikkati çekerek, toprağın hakkıyla işlenmesi halinde kimsenin kimseye muhtaç olmayacağını söyledi. Türkiye’nin son 10 yılda yurtdışından ithal ettiği gıda ve tarım ürünlerinin miktarının 110 milyar dolar olduğunu, bu süre içerisinde 3 milyon hektar arazinin de tarım dışı kaldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, yerli üretimin desteklenmemesini eleştirdi.
Türkiye’nin tek eksiği CHP iktidarı
Kılıçdaroğlu, 2002 yılından bu yana tarım sektörünün girdilerinde ciddi fiyat artışlar yaşandığını belirterek, köylünün bu girdi yükü altında ezildiğini kaydetti. ”Bir de diyorlar ki ‘Türkiye’de herşey güllük gülistanlık.’ Güllük gülistanlıksa neden insanlar 56 otobüse binip Ankara’ya sorunlarını çözmek için geliyor-” diye soran Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin tarım alanında lider ülke olmak için her imkanı bulunduğunu, tek eksiğinin ise CHP iktidarın olduğunu vurguladı.
Köylü kadınları kürsüye çağırdı
Grup kürsünün halkın kürsüsü olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, 2-B mağduru olarak salona gelen kadınlardan iki temsilciyi kürsüye davet ederek, söz verdi. Kürsüye çıkan kadınlar atadan, babadan kalan ekip, biçtikleri topraklara 2-B nedeniyle belirlenen rayiç bedelleri ödemelerinin mümkün olmadığını dile getirerek, mağdur olduklarını söylediler ve uygulamayı eleştirdiler. Kadınlar kendilerine Antalya’dan Ankara’ya getiren CHP il başkanına teşekkür ederek, CHP’den sorunlarına çözüm bulmalarını istedi.
2-B arazilerinin orman köylülerine bedelsiz verilmesini önerdik
Kılıçdaroğlu, 2-B arazilerinin yıllardan bu yana babadan, dededen kalan ekilip, biçilen topraklar olduğunu belirterek, gelinen noktada bu toprakların devlete mi, köylüye mi ait olduğu konusunda sorun yaşandığını söyledi. CHP’nin devlet ve vatandaş arasındaki bu sorunu çözmek için 2-B arazisinin orman köylülerine bedelsiz olarak verilmesi, üzerinde ev olan, tarımla uğraşılan arazinin ise emlak vergisi değeri karşılığı verilmesini önerdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
Mustafa Kemal Atatürk, ‘Köylü milletin efendisidir’ demiş
”Neden CHP olarak biz böyle düşündük- Çünkü bizim bir kurucu liderimiz var; adı Mustafa Kemal Atatürk. Mustafa Kemal Atatürk, ‘Köylü milletin efendisidir’ demiş. Allah aşkına 10 yıldaki hale bakın, köylü milletin efendisi olacak halde mi- Ellerine kelepçe vuruyorsunuz, yerde süründürüyorsunuz, biber gazı, copla müdahale ediyorsunuz. Neden- Toprağını savundu diye. Toprağını savunmak vatanını savunmaktır. Köylü toprağını savunmayacak da neyini savunacak- O toprak sizin, ananızın ak sütü kadar helaldir”
AKP’nin 2B arazilerine ilişkin çözümünün ise rayiç bedelin yüzde 70’inin ödenmesi şeklinde olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, rayiç bedelin belirlenmesinde ve köylünün bunu ödemesinde sıkıntılar yaşandığını anlattı. Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin yaşanan sıkıntılar sonucunda, 2-B’ye ilişkin yasal düzenlemeyi yeniden gözden geçirme kararı aldığını ve ilgili yasanın bugün genel kurulda görüşüleceğini de aktardı.
Millet yapılan pazarlık ve anlaşmaları terör örgütü liderinin ağzından öğrenmek gibi bir zillete mahkum edildi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çözüm sürecine ilişkin ”Millet kendi kaderi üzerine yapılan pazarlık ve anlaşmaları terör örgütü liderinin ağzından öğrenmek gibi bir zillete mahkum edildi” dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, 2-B olarak adlandırılan orman vasfını kaybetmiş arazilerin satışına ilişkin yasanın bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşüleceğini anımsattı. 2-B arazilerini kullananlardan rayiç bedelin yüzde 50’sini alınacağını belirten Kılıçdaroğlu, CHP’nin, satış bedeli olarak Emlak Vergisi değerinin esas alınmasını savunacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, salonda bulunan 2-B arazisi sahiplerine, ”Ne yaparlarsa yapsınlar, CHP iktidarında o arsalar size Emlak Vergisi değerinden verilecek. Yüksek bedeller ödemeyin, zaten isteseniz de ödeyemezsiniz” diye konuştu.
Esenyurt Belediye Başkanına kimse dokunamıyor
Kılıçdaroğlu, İstanbul’un Esenyurt ilçesinde her türlü hukuksuzluk ve yasa dışı işlem yapıldığını iddia ederek, belediye başkanına kimsenin dokunmadığını ileri sürdü. Kulübe yaptıranların hakkında soruşturma açıldığını, devasa gökdelenler yapanları kimsenin görmediğini savunan Kılıçdaroğlu, Esenyurt’ta daire bekleyen on binlerce kişinin hakkını savunacaklarını da söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en utanç verici belgeleri
Çözüm sürecine de değinen Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a konuşma çağrısında bulunduğunu anımsattı. Milletin, Erdoğan’ın ne düşündüğünü öğrenmek istediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ”Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en utanç verici belgelerinin basında yer almasının üzerinden 6 gün geçti. Bu tutanakların basına yansımasından sonra sabırla ve ısrarla Recep Tayyip Erdoğan’a soruyorum; ortaklardan biri olan Abdullah Öcalan bugüne kadarki sürecini açıkladı. Sırada ortağın diğeri var. Öcalan’ın bu süreçteki ortağı Recep Tayyip Erdoğan, sen de bir konuş bakalım; sen ne diyorsun- Tayyip Erdoğan, ısrarla, ‘konuşmayacağım’ diyor. Bugün de grupta diyor ki ‘Ben konuşmayacağım, kimse konuşmasın’ diyor. Kim konuşacak- Abdullah Öcalan.
Biz yalancılara güvenmeyiz, senin sicilin bozuk
Millet kendi kaderi üzerine yapılan pazarlık ve anlaşmaları terör örgütü liderinin ağzından öğrenmek gibi bir zillete mahkum edildi. Tayyip Erdoğan, olayın iç yüzüyle ilgili en küçük açıklama yapmış değil. Söylediği tek şey var: ‘Bana güvenin’. Bu talebi, Tayyip Erdoğan’ın milletimizden şu ana kadar talep ettiği en orantısız taleptir. Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan ile senelerdir sürdürdüğü görüşmeler konusunda bugüne kadar tümüyle millete yalan söylemiştir. Diyor ki ‘Ben size bilgi vermeyeceğim ama siz bana güvenin’. Böyle bir şey olur mu- Açıkça söylüyorum, Recep Tayyip Erdoğan biz sana güvenmiyoruz çünkü biz yalancılara güvenmeyiz. Senin sicilin bozuk. ‘Görüşüyorsun’ dedik, kalktın bizi şerefsizlikle suçladın.” (Meclishaber)