SANSÜR SOSYAL MEDYA DEVRİMİNİ ENGELLER Mİ?
Çin, sosyal istikrarsızlığa yol açacağı gerekçesiyle medya ve özellikle internette sıkı sansür ve denetim uygulamasıyla biliniyor. Peki başarılı olabiliyor mu?
Çin’i başkenti Pekin’in hemen dışındaki Longquan Tapınağı, Çin’de modern hayatın izlerini sürmek için, alışılmadık bir tercih. Burası, Budist geleneklerini bini aşkın yıldır aralıksız uygulayan bir yer. Ama bu manastır şu sıralarda bir tür dönüşümden geçmekte. Bu dönüşümün ardında ise yüksek teknolojiye dayalı bir elektronik iletişim ağı, internet var.
Çin’de mikrobloglar bir hayli popüler ve manastırın başrahibinin bile mikrobloğu var. Neler yaptıklarını anlatan başrahip aynı zamanda inançlarının da tanıtımını yapıyor. Çin’de bu tür sitelerin on milyonlarca üyesi var. İnternet şirketi Sina’nın işlettiği Weibo adlı mikroblog portalı çok popüler, tam 200 milyon kişinin kullandığı tahmin ediliyor.
Çin, sosyal istikrarsızlığa yol açacağı gerekçesiyle medya ve özellikle internette sıkı sansür ve denetim uygulamasıyla biliniyor. Kimi haber siteleri, sosyal paylaşım ağı Facebook ya da Twitter’ın takip edilmesi yasak. Ancak mikroblog siteleri ve genel anlamda internet, halka kendilerini daha önce hiç yapmadıkları şekilde ifade etme fırsatı veriyor.
Haberin devamı ↓
reklam
Siyasi aktivistlerin yeni bir silahı da mikrobloglar. Wang Lihong gibi eylemciler, kendilerini rahatsız eden konuları anında mesajlarla, internet ortamında yayabiliyor. Wang, şu anda hapiste. Ama oğlu, annesi daha mahkeme salonundan çıkmadan, hakkındaki cezanın internete düştüğünü anlatıyor.
Oğul Qi Jianxiang’a göre “Mikrobloglar, klima gibi. Bir kez kullanmaya başladınız mı vazgeçemiyorsunuz. Şimdiye dek onlarsız nasıl yaşadığınızı anlayamıyorsunuz.”
Google’un Çin ayağının eski genel müdürü Lee Kai-Fu’nun mikrobloglar üzerine bir kitabı var. Çin’in yönetim şeklini değiştirmekte olan bir devrim yarattıklarını savunuyor: “Bu tür siteler hükümet yetkililerini halkın bilgiyi nasıl yaydığı, seslerini nasıl yükselttiği konusunda en azından düşünmeye sevkedecek, onları hızlandıracak.”
Çin hükümeti kaygılı. Çeşitli komisyonlarda neler yapılması gerektiği tartışılıyor. Zira Pekin yönetimi, halkı geleneksel medya üzerinden yönetmeye alışkın. Hükümet bu tür sitelere yanıtını onları birer birer sansürleyerek veriyor. Kimi yetkililer de halka mikrobloglar üzerinden ulaşmayı deniyor.
Mikroblogların getirdiği sosyal devrime inananların sayısı çok. Bu sosyal ağı sınırlamak ya da gücünü kırmak ise öyle kolay olmayacağa benziyor. Resmi rakamlara göre Çin’de 450 milyon kişi internet kullanıyor. Bu rakam, nüfusun yaklaşık üçte birine denk geliyor.
BBC Türkçe